İnformal Eğitim Nedir? Tarihin Evirilme Süreci

Formal ve İnformal Eğitim Nedir?

Geçmişte yaşayan insanlar tarafından yaratılan olguları yer ve zaman göstererek inceleyen araştırma dalına tarih denmektedir. Eğitim ise bireyin hayatında kasıtlı olarak değişime gitme sürecini tanımlamaktadır. Peki, formal ve informal eğitim nedir? Ele alınan bu iki kavram geçmişten günümüze kadar gelinen süreçte neler yaşandığının aktarımı açısından önemli bir yere sahiptir. Kavramsal olarak birçok terimi içine alan eğitim, hayatın her döneminde etkili olacağı gibi formal ya da informal yollarla gerçekleşebilmektedir. Belirli bir plan ve kurallar dahilinde ortamda gerçekleşen eğitim formal iken, bireyin sosyal çevresini ve kendi isteğiyle gelişim sağladığı, herhangi bir yere ihtiyaç duymadan gerçekleşen sürece ise informal eğitim denmektedir.

Kişiye katkıları farklı yollardan olsa bile insanlık tarihinin en başından beri bizimle yolculuk yapan eğitim gerek yaşanılan çağlarda gerekse toplumların yaşayış şekillerinde kılıktan kılığa girerek kendini göstermiştir.

İlk Çağlarda Eğitim

Yazının icadından İsa’nın doğumuyla arasında kalan dönemde tarih sahnesine yer edinen ilkçağ; Mısırlılar, Çinliler, Hititliler ve Yunanlılar gibi büyük devletlere ev sahipliği yapmıştır. M.Ö 3000 yılına kadar uzanan bir medeniyet kuran Mısırlıların gelişiminde Nil Nehri’nin büyük etkisi vardır. Nil Nehri’ nin her yıl taşması ve suyunu çekmesi gibi bazı olaylar bilim dallarının oluşumu desteklemiştir. Tarıma dayalı bir yerleşkeye sahip olan Mısırlılarda kuraklık ve taşma olaylarının bilinmesi meteoroloji ve astronominin, firavunlarını mumyalama tekniği kullanarak saklamaları ise tıp biliminin geliştiğini destekleyen bulgulardır.

M.Ö 1000’li yıllara dayanan Çin kültürü gelenek ve göreneklerine sıkı sıkıya bağlı olup buluşlarını başka toplumlara aktarmayarak muhafazakar bir anlayış sergilemektedir. Eğitim kurumlarının yaygın olduğu bilinmekle beraber Prenslerinin 8 yaşında saray okullarına kabul edildiği, memur çocuklarının ise 13 yaşında okula kabul edildiği bilinmektedir.

Dini inançların baskın olduğu bilinen diğer bir toplum ise Hint yarımadasında yaşayan Hitit uygarlığıdır. Brahmanizm ve Budizm adında iki felsefi öğretiye dayandırılan bu öğretiler kast sisteminden etkilenmiştir. Brahman, asker, esnaf ve köle olarak dörde ayrılan kast sisteminde, eğitim işini yapan grup Brahmanlar yani din adamlarıdır. Öğretmen babadan üstün sayılırken öğrenciler itaatli ve saygılı olmak zorundaydı. Kast sistemini kaldırmak isteyen Buda’nın eğitim amacı ise Nirvana’ya ulaşmaktır.

Toplum ve kişi kavramına dayanan Antik Yunan ‘da eğitim Sparta ve Atina sitelerinin modelleri temeline dayanmaktaydı. Sparta‘ da çocuklar askeri eğitime alınmak için 7 yaşından sonra devlete ait olurlardı. Burada savaş sanatını öğrenip dayanıklı bir asker yetiştirmek amaç güdülürken ahlak olgusuna da değer veriliyordu. Eğitim zorunluluğu olmayan Atina‘ da ise çocukları terbiye etme sorumluluğu aileye aitti.

Orta Çağ’da Eğitim

Yunan ve Roma kültürlerinden Rönesans dönemine kadar uzanan tarihsel bir dönemi kapsayan Orta Çağ, batıda Hristiyanlık dininin doğuda ise Müslümanlığın gelişimine rastladığı için dinin etkisinde kalmıştır.

Avrupa ‘da kilise ve din adamlarının tesirinde olan okullar skolastik düşüncenin dışına çıkamamıştır.  Avrupa’nın tam tersine İslam okullarında dinin akılla harmanlandığı görülmektedir. İbn-i Sina, İbn-i Haldun, Farabi gibi önemli eğitimcilere sahip olan İslam dünyasında eğitim camilerde ve bağlı okullarda gerçekleşirdi. Tıp, felsefe, matematik gibi birçok alanda ders veren medreseler dönemin önemli okullarındandı.

Yeni Çağ’da Eğitim

İstanbul’un fethiyle başlayıp Fransız İhtilaline kadar devam eden süreci kapsamaktadır. Orta Çağ’daki gerilemenin tam tersine yükselişe geçen bir eğitim anlayışı sergileyen ve önemli düşünürlere ev sahipliği yapan bir dönemdir. Dogmatik yapılardan silkelenerek akılcı ve özgür yaklaşımları gündeme alan Erasmus, Montaigne, Rousseau gibi düşünürler, kendilerinden önce gelen çağdaki anlayışları eleştirerek ezberciliğe karşı çıkmaktadır. Reform dönemiyle kilisenin varlığını sorgulayan halk, bilimsel bir düşünce şeklini savunmaktadır. Hümanizm kavramı ülkelerde başka şekillerde kendini gösterse de önemli bir görüşü günümüze kadar taşımayı başarmıştır.

Yakın Çağ ‘ da Eğitim

Fransız İhtilalinden günümüze kadar devam eden gelişmeleri kapsayan bir zaman aralığı olan yakın çağ demokrasi ve eşitlik ilkelerinin temelinde kurulmuş olup, laik bir toplum düzenini savunmaktadır. Sanayi Devrimiyle beraber endüstrileşme, eğitim kavramına o doğrultuda gereksinim sağlayacak insan yetiştirmeyi görev edindirmiştir. Osmanlı’da Sübyan okulları ve medreselerde kendini gösteren okullardan Sübyan mektepleri dini bir anlayış sergilerken, medreseler vakıf görevi gören yapılardır. Enderun Okulları ise devşirilen başarılı çocukların yüksek seviyede eğitim görmesini amaçlamaktadır. Zamanla bozulan siyasi yapı eğitimde de kendini göstermiş olup yapılan iyileştirme çalışmaları ile ilk defa öğretmen okullarının açılmasına vesile olmuştur. Atatürk döneminde ulusal temellerle ilişkilendirip gelişmeyi amaçlama doğrultusunda Latin alfabesi kabul edilmiş, birçok yenilik yapılmıştır.

1940 yılında ise Köy enstitülerinin kurulması öngörülmüştür. İlkokul öğretmenliğinin yanı sıra terzilik, ziraatçilik, demircilik gibi birçok alanda uygulamalı eğitim yapan, köylülerle iş birliği anlayışına dayanan bu sistem siyasi engellere takılarak günümüze ulaşma fırsatına erişememiştir. Uygulama eğitiminden test zihniyetine evirilen bu süreçte teknolojinin gelişimiyle beraber yapay zekâ kavramı da hayatımıza dahil olmuş kavramlardan biridir. Günümüzde insanın kendini korumak için sağladığı bilgi aktarımı, yaşanılan süreçte birçok değişikliğe uğramış; pandemiyle beraber farklı bir boyuta erişmiştir. Öğrencilerini sevgiyle kucaklayan ellerin artık bilgisayar klavyesine dokunmaktan ibaret olması bizler için alışılagelmedik durumlardan biridir. Zamanın bize ne göstereceği belli olmamakla beraber eğitimin sağlanması için bile ilk koşul olan sağlığın önemi herkes için bir kere daha anlaşılmıştır. Eğitimin ve sağlığın bizimle beraber olacağı nice günlerde buluşmak ümidiyle.

Sınıf Öğretmeni Gözde Çelebi

Exit mobile version