Karaciğere İyi Gelen Besinler (5 Önemli Gıda)

Bu yazımızda karaciğerinizi sağlıklı tutmak için diyet önerileri ve tüketebileceğiniz karaciğere iyi gelen besinler sizler için derlendi. Sağlıklı karaciğer, daha sağlıklı bir sen!

Karaciğerin Görevleri Nelerdir?

Karaciğer, vücuttaki en büyük organlardan biridir ve protein, kolesterol ve safra üretmekten vitamin, mineral ve hatta karbonhidrat depolamaya kadar birçok görevi vardır. Aynı zamanda alkol, ilaçlar ve metabolizmanın doğal yan ürünleri gibi toksinleri de parçalar. Detoksifikasyon ya da kısaca” detoks”, vücuttaki toksik maddelerin arındırılma işlemidir ve karaciğer detoks organıdır. Karaciğerinizi iyi durumda tutmak, sağlığı korumak için önemlidir. Karaciğer hastalığı olan kişilerde genellikle kötü beslenme görülmektedir. Kötü beslenme; hepatik ensefalopati, asit ve enfeksiyonlara karşı artan duyarlılık gibi çeşitli sorunlara neden olabilmektedir. Avrupa Karaciğer Çalışmaları Derneği (EASL) ve Avrupa Klinik Beslenme ve Metabolizma Derneği (ESPEN) dahil olmak üzere önde gelen otoriterler karaciğer hastalığı olan bireylerde ve nakil adaylarında iyi beslenmenin önemini vurgulamaktadır.

Yağlı Karaciğer Hastalığı Nedir?

Yağlı karaciğer hastalığı, yağların karaciğer hücrelerinde biriktiği bir durumdur. Alkole bağımlı (AFLD) ve alkolden bağımsız (NAFLD) olmak üzere iki türü vardır. Alkole bağımlı yağlanmayı alkol tetiklerken alkolden bağımsız yağlanmaya obezite, sağlıksız beslenme ve fiziksel aktivitedeki yetersizlik sebep olmaktadır. Günümüzde NAFLD, toplumda en sık görülen kronik karaciğer hastalığı olarak kabul edilmektedir.

NAFLD’ın sıklığı batı toplumlarında fazla olmakla birlikte tüm dünyada, diyet alışkanlıklarının değişmesi ve sedanter yaşama geçişle birlikte belirgin bir artış göstermektedir.

Karaciğer Yağlanmasında Tedavi Nasıl Olmalıdır?

Karaciğer yağlanmasında tedavideki en önemli yaklaşım yaşam tarzı değişikliğidir. Fazla kilonun kaybını sağlamak, doymuş yağ ve basit karbonhidrat alımını azaltmak aynı zamanda fiziksel aktiviteyi arttırmak temel prensiptir. Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta ise hızlı kilo kaybının da karaciğer yağlanmasını tetiklediğidir. Yapılan çalışmalarda haftada 500 g ile 1 kg ağırlık kaybının güvenli ve etkili olduğu düşünülmektedir.

Karaciğer Koruyucu Diyet Nedir?

Karaciğer koruyucu diyet, meyveler, sebzeler, baklagiller ve tam tahıllar dahil olmak üzere bitki bazlı lif içeriği ve omega 3 bakımından yüksek yiyecekler (yağlı deniz balıkları, keten tohumu, Chia tohumu, ceviz) açısından zengin dengeli bir diyet karaciğer sağlığı için idealdir.

Kaçınılması Gereken Yiyecekler Nelerdir?

Karaciğere İyi Gelen Besinler Nelerdir?

Kahve iltihabı azaltırken karaciğerdeki antioksidan seviyesini arttırmaktadır. Yapılan çalışmalar kahve tüketiminin karaciğer hastalıkları riskini azalttığını ve karaciğer enzimleri üzerine olumlu etkileri olduğunu göstermiştir. Bu etkilerinin en çok kafeinden kaynaklandığı bilinmektedir.

Karaciğer sağlığını korumak için günde 2 kupadan fazla kahve önerilmektedir.

Çayın genel olarak sağlık üzerinde pek çok olumlu etkisi olduğu bilinmektedir. Çayda bulunan ve sağlık etkisi olan bileşiklerden en önemlisi epigallokateşin 3- gallattır. Bu madde en çok yeşil çayda bulunmaktadır.

NAFLD hastalarında yapılan küçük bir çalışmada, 12 hafta boyunca antioksidan bakımından zengin yeşil çay içmenin karaciğer enzim seviyelerini iyileştirdiğini ve ayrıca karaciğerdeki oksidatif stresi ve yağ birikimini azaltabileceğini bulunmuştur.

Zeytinyağı omega-3 yağ asitleri bakımından zengindir. Zeytinyağının karaciğer enzimlerini iyileştirmede ve kilo kontrolünde yardımcı olduğu bilinmektedir. Yemek pişirmek için katı yağlar ve diğer sıvı yağlara göre zeytinyağı çok daha sağlıklı bir seçenektir.

Probiyotikler ağız yoluyla alındığı zaman bağırsak florasında dengeyi sağlayarak kişinin sağlığını olumlu yönde etkileyen mikroorganizmalardır. Yapılan çalışmalarda sağlıksız bir bağırsak florasının diyabetten obeziteye kadar pek çok hastalıkla ilişkisi olduğu kanıtlanmıştır. NAFLD’la da ilişkisi olduğu bilinen bağırsak florasını korumak ve daha sağlıklı hale getirmek için probiyotik takviyesi almak kanıtlanmış bir bilgidir. Ancak unutulmamalıdır ki probiyotiklerin bağırsakta aktif olabilmesi için aynı zamanda prebiyotik lif tüketimi de sağlanmalıdır.

Silimarin, yaygın olarak devedikeni olarak bilinen Silybum marianum türünden elde edilen doğal bir bileşiktir. Şifalı bitkilerin hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde kullanılması atalardan beri bilinen bir yöntemdir. Yapılan çalışmalarda silimarin ekstresi kullanımının karaciğer sağlığı üzerinde etkili olduğu kanıtlanmıştır.

Diyetisyen Elif Gülfem Kiraz

Exit mobile version