İdrar Kaçırmayı Kaslarımız İle Kontrol Edebilir Miyiz?
İdrar Kaçırma Nedir?
İdrar kaçırma (üriner inkontinas), idrarın istem dışı sızmasıdır.
Bir kişinin istemediği zaman idrarını yapması anlamına gelir. Üriner sfinkter üzerindeki kontrol ya kaybolur ya da zayıflar.
İdrar kaçırma ciddi bir tıbbi durum olmasa da utanç duyulan ve olumsuz benlik algısı yaratan inkar edilemez bir psikososyal problemdir ve hastanın yaşam kalitesi üzerinde ciddi bir etkisi vardır.
Birçok çalışma idrar kaçırmanın birinci basamak tedavisine fizyoterapinin de dahil edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Çünkü idrar kaçırmada pelvik taban kasları etkilenir ve pelvik taban kasları:
- Bel kaslarının desteklenmesine,
- Pelvik kemiklerinin desteklenmesine ve korunmasına,
- Bağırsak hareketlerinin kontrolüne,
- Mesane kontrolüne ve cinsel işlevlere
yardımcı olur.
İdrar kaçırma kadınlarda erkeklerden daha yaygındır.
İdrar Kaçırma Türleri Şunları İçerir:
Stres inkontinansı: Öksürerek, hapşırarak, gülerek, egzersiz yaparak veya ağır bir şey kaldırarak mesanenize baskı uyguladığınızda idrar sızıntısı.
Sıkışma İnkontinsı (Urge inkontinans): Ani, yoğun bir idrara çıkma dürtüsünün ardından istemsiz bir idrar kaybı yaşarsınız.
Gece boyunca da dahil olmak üzere sık sık idrara çıkmanız gerekebilir.
Sıkışma inkontinansı, enfeksiyon gibi küçük bir durumdan veya nörolojik bozukluk veya diyabet gibi daha şiddetli bir durumdan kaynaklanabilir.
Taşma inkontinansı: Tamamen boşalmayan bir mesane nedeniyle sık veya sürekli idrar damlaması yaşarsınız.
Fonksiyonel inkontinans: Fiziksel veya zihinsel bir bozukluk, zamanında tuvalete gitmenizi engeller. Örneğin, şiddetli artritiniz (eklemlerde meydana gelen iltihap oluşumu) varsa pantolonunuzun düğmelerini yeterince hızlı bir şekilde açamayabilirsiniz.
Karışık inkontinans: Birden fazla tür idrar kaçırma yaşarsınız.
Tedavi Programı Nasıl Olmalı?
Tedavi, inkontinansın türü, hastanın yaşı, genel sağlığı ve zihinsel durumu gibi çeşitli faktörlere bağlı olacaktır.
Tedavi başlangıcı olarak pelvik kaslarınızın değerlendirilmesinden önce fizyoterapistinizle geçmişinizi ve mevcut durumunuzu etkileyen faktörleri konuşmalısınız. Bu, herhangi bir hamileliği, doğum şeklinin nasıl olduğu, pelviste travmayı, gövde veya belde yaralanmaları içerecektir.
Daha sonra pelvik bölgenin ve pelvik taban kaslarının fiziki değerlendirilmesi yapılarak pelvik taban kaslarının gücü, kontrol etme yeteneği hakkında objektif bilgi elde edilmeli, herhangi bir pelvik organ sarkması olup olmadığı gözlemlenmelidir.
Son olarak, durumunuzu iyileştirmek için fizik tedavi araç-gereçleri dışında fizyoterapistinizin size göstermiş olduğu, kendi başınıza yapabileceğiniz pelvik taban egzersizlerini yapmanız gerekebilir.
Daha ayrıntılı değerlendirme ve kişiye özel egzersiz programı düzenlenmesi için fizyoterapistimiz Neslihan Eda Türk’e danışınız.