Facebook Pixel

Pandemiyle Beraber Yaygınlaşan Ders Modeli: Uzaktan Eğitim

uzaktan eğitim

Mekân ve zaman kısıtlamalarına alternatif bir çözüm olarak ortaya çıkan, öğretmenin ve öğrencinin interaktif olarak etkileşimde bulunabildiği bir öğrenme modeli olan uzaktan eğitim, günümüzde birçok disiplini içinde barındıran eğitim faaliyeti haline gelmiştir. Geleneksel yöntemlerin sınırlılıklarını, gelişen dünya sistemine entegre ederek daha çok kişiye ulaşmasını hedefleyen bu sistem, internet kullanımının yaygınlaşmasını fırsat bilerek farklı yöntem ve tekniklerle öğrenme çeşitliliğini arttırmaktadır.

İstenilen anda cevap verilmemesi ve karşılıklı etkileşimi en aza indirgemesi gibi kullanışlı olmayan yanlarının yanı sıra öğrenilmek istenen dersin istenildiği zamanda tekrar tekrar dinlenmesi fırsatını da kullanıcıya sağlamaktadır. Uzaktan eğitimin yaygınlaşmaya başladığı ilk zaman geleneksel kuşak olup öğretmen ve öğrencinin yazışarak bilgi aktarımını sağladığı dönem olarak bilinmektedir.

Sanayi devriminin etkisiyle gelişmeye başlayan teknoloji artık ses ve video üzerinden karşı tarafa aktarmaya başlamış olup ikinci dönemi ortaya çıkarmıştır. Bu iki dönemin ortak yanı karşılıklı etkileşimin neredeyse olmaması ve eğitim materyallerin çok boyutlu öğrenmeye fırsat vermemesidir. Modem ve internetin yaygınlaşması ile son dönem başlayarak öğrenmenin dijitalleşmesiyle alıcının birçok kaynağa erişmesine olanak sağlamıştır.

Dünya’da Uzaktan Eğitim

dünyada uzaktan eğitim

Uzaktan eğitimin kullanılma amacı her ne kadar öğrenmede esnekliği savunmak ve herhangi bir mekâna ait olmadan eğitimi yaygınlaştırmak olsa da Avustralya gibi büyük ölçümlere sahip ülkelerin kırsal kesimlerle arasında oluşan farklılığı kapatmak için okulların ilk yıllarından itibaren bu sisteme ihtiyaç duymuştur.

Uzaktan eğitimin ilk gerçekleştiği tarih tartışmalı bir şekilde netleşmemiştir. 1728 tarihinde steno denilen (konuşma hızıyla metinleri yazmaya yarayan) yöntemin öğretileceği haberi Caleb Philips tarafından Boston Gazetesine ilan olarak verilmiştir. Mektupla verilecek dersin ilan haberi 1833 yılında İsveç Gazetesinde de yer almıştır. Bu iki ilanda eğitimin karşılıklı olarak verildiği ya da değerlendirmeye alındığı sonucu kesinlik kazanmamışken; Isaac Pitman 1840 yılında İncil’ de bulunan küçük metinleri öğrencilerine steno kullanarak yazmayı öğretmiştir. Bath ‘de verilen bu eğitim sonucunda öğrencilerini not vererek değerlendirmeye tabii tutmuştur. Bu uygulamaları öğretmen olmak için birbirleriyle mektuplaşan öğrenciler izlerken Oxford Üniversitesinin öğrenciler için dışarıdan bitirme sınavı hazırlanmasına zemin hazırlamıştır.

1856 yılında ise Berlin’ de iki öğretmenin teşkilatlanarak dil okulu eğitiminin uzaktan gerçekleştirmesi sağlanmıştır. Lisans ve yüksek lisans eğitimlerini tamamlama şansı Illinois Wesleyan Üniversitesinde 36 yıl sürüp 1910 yılında sona ermiştir. Çocuklar için ilk kez uygulamaya geçen okul Baltimore’ de bulunan The Calvert School olup ilköğretim eğitimini öğrencilerin uzaktan almasını sağlamıştır. 1966 yılında gece eğitimlerine devam etmek isteyenler için kurulan materyal olarak televizyon kullanılan öğrenme, sonraki çalışmalar için ortam hazırlamıştır. İspanya’ da 1972 yılında kurulan Ulusal Öğretim Üniversitesi bu yönde yapılan çalışmaların yaygınlaşmasına sebep olmuştur.

Türkiye’de Uzaktan Eğitim

Türkiye'de uzaktan eğitim

Dünyada gerçekleşen uzaktan eğitim sürecine iki asır sonra ancak katılabilen Türkiye, 1927 yılında var olan eğitim sorunlarıyla ilgili toplantılar yapmıştır. Ancak somut bir şekilde ilerleme kaydedememiştir. John Dewey’ in ülkemizdeki eğitim faaliyetlerinin düzenlenmesi ve gelişmesi için sunduğu Maarif Raporu bireyin her yönden eğitilmesi için yapılacakların listesini gözler önüne sermektedir. Uzaktan eğitim adına 1950 li yılların başına kadar herhangi bir gelişme sağlanamamıştır. Bankacılık ve Ticaret Hukuku bölümünün olduğu Ankara Üniversitesin’ de uzaktan eğitim alanları açılmış olup bu gelişmeyi Öğretici Filmler Merkezi takip etmiştir.

1960 lı yıllara gelindiğinde mektupla eğitim Millî Eğitim Bakanlığının dikkatini çekmiş olup bu yöntemin öğretim birimi olarak kurulmasına yol açmıştır.  Anadolu Üniversitesinin 1980 li yıllarda öncü olmasıyla beraber bu imkana yaklaşık 29 bin öğrenci başvurmuş ve sayı devam eden yıllarda giderek artmıştır. ODTÜ Üniversitesi web temelli eğitimin başlatılması adına Enformatik Enstitüsü birimi kurmuştur. Farklı üniversitelerde bulunan öğretim üyelerinin de dersleri takip etmesi sağlanarak bu programa dahil olmasını sağlamıştır.

1997 yılında Sakarya Üniversitesinde de farklı programlar açılarak internet destekli eğitimi bünyesine dahil etmiştir. Günümüzde de uzaktan eğitimin gelişmesi açısından birçok kurum veri sistemini kullanarak bu sitemin gelişmesine dolaylı olarak katkı sağlamıştır.  Mektupla başlayan bu devir fiber kabloların ve internetin yaygınlaşmasıyla beraber eğitim alanını farklılaşmaya devam ederken özellikle içinde bulunduğumuz pandemiyle beraber eğitim; hakkının tüm bireyler açısından eşit olmasına ve ekonomik durumun elverişli hale getirilmesine şart koşmaktadır.

Sınıf Öğretmeni Gözde ÇELEBİ

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu